Sabah otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrası Helenistik dönemde “Toroslardaki Antakya” anlamına gelen ‘Antiochia Ad Taurum’ adı verilen, Arap kaynaklarda Ayıntap olarak geçen, güneydoğu anadolu bölgesinin sosyo-ekonomik açıdan en gelişmiş ili Gaziantep’i tanımaya başlıyoruz. Şehirdeki ilk durağımız Büyük İskender tarafından geçit yeri anlamında isimlendirilen ZEUGMA’dan çıkartılan mozaiklerin sergilendiği Mozaik müzesi oluyor. Dünyaca ünlü ‘Çingene Kızı’ mozaiğinin yanı sıra konusunu Yunan mitolojisinden alan mozaikleri rehberimizin anlatımları eşliğinde gördükten sonra şehir merkezine gidiyoruz. Şehir merkezinde yürüyerek yapacağımız gezimizde öncelikle Bey Mahallesi’ne gidiyoruz. Dar sokakları ve birbirinden güzel sivil mimari yapılarından oluşan yerleşimde 1933 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün Gaziantep’i ziyareti anısına geleneksel bir Antep evinde ziyarete açılan Atatürk Anı Müzesini geziyoruz. Ardından kültür yolu olarak düzenlenen rotada yapacağımız yürüyüşümüzde yapılış tarihi tam olarak bilinmeyen Gaziantep Kalesi,Osmanlı İmparatorluğu döneminden günümüze ulaşan Hanları gördükten sonra Tahmis kahvesine ulaşıyoruz.İlk kez 1638 yılında yapılan, 1901 yılındaki yangından sonra yenilenerek günümüze gelen Tahmis Kahvesi’nde vereceğimiz mola ardından artık çarşılarda satılan birbirinden güzel Yemeniler, meşhur Elmacı pazarından yöreye özgü baharatlardan ve yörede Bandırma olarak bilinen cevizli sucuklardan, Bakırcılar çarşısında satılan birbirinden güzel bakır eserlerden almak için vereceğimiz serbest zaman ardından akşam saatlerinde Eskişehir'e doğru hareket ediyoruz.
Günün Restoranı ve lezzeti: Kebaphan, Ali Nazik Kebabı, Antep lahmacunu, havuç dilimi baklava (Ekstra)
Alışveriş Noktaları: Antep fıstığı, Gaziantep çarşılarında yemeni, Elmacılar pazarında yöresel baharatlar